BİBER DOLMASI

Tabi biz bu dolmayı yaklaşık orduya yaptığımız için 1 kilo falan yetmiyor.

MALZEMELER

Dolmalık biber

Maydanoz

Karabiber

Nane

Domates

Tuz

Salça

Pirinç

Kuru Soğan

Kaburga

YAPILIŞI

Dolmalık biberler temizlendikten sonra iç hazırlanır.İçi için pirinçler iyice yıkanır ve diğer malzemeler içerisine doğranıp baharatları tuzu ve salçası eklenir.Alt kısmına bir sıra kaburga dizilir.üzerine dolmalık biberler yerleştirilir.En son üst kısmına da kaburgalardan dizerseniz lezzeti çok daha iyi oluyor.Daha sonra biz fırına verip pişirtiyoruz.Enfes oluyor.Zaten bu tencerede fırın tenceremiz.Fırın derken ekmek yada pide fırınına veriyoruz.

AFİYET OLSUN

MEYVE KONSERVELERİ

Hepimiz anne ve baba olarak artık mevsiminin dışında meyve ve sebze yedirmek istemiyoruz.Peki sizinde çocuklarınız benim kızım gibi kışın ortasında şeftali istiyor mu?İşte bunun için mevsiminde yapılan meyve konserveleri size süper bir yardımcı olacak.

Bunlar erik konserveleri.Meyveleri iyice yıkayın sapını filan temizleyin şeftali yapacaksanız kabuklarını soyup isterseniz küçük küçük kesin isterseniz dilim dilim yapın.Meyveleri kavanozlara doldurun.Üzerine biraz şekerli su hazırlayıp üstlerine çıkacak şekilde doldurun.Ağızlarını sıkıca kapatın.Ben bulaşık makinesinde yapıyorum.En yüksek sıcaklığa ayarlıyorum bir kerede hem daha çok konserve yapıyorum hem de enerjiden tasarruf ediyorum.İstediğiniz meyvelerle yapabilirsiniz.Kayısı,üzüm,şeftali,erik,armut,elma vb. meyvelerle dilediğiniz kadar yapabilirsiniz.

REVANİ

MALZEMELER

4 yumurta

1 su bardağı un

1 su bardağı irmik

1su bardağından1 parmak eksik sıvıyağ

1 su bardağı şeker

1 paket kabartma tozu

1 paket vanilya

 ŞERBETİ İÇİN

3,5 su bardağı su

3 su bardağı şeker

                                                         YAPILIŞI

Yumurta ve şekeri köpürünceye kadar iyice çırpın.Daha sonra içerisine diğer malzemeleri de ekleyip karıştırın.Tepsiye döküp 180 derecede önceden ısıtılmış fırında 10 dakika kadar pişirin.Fırından çıkarıp biraz bekletin.Önceden hazırladığınız şerbeti üzerine dökün.

                                     AFİYET OLSUN!...

HİNDİSTANCEVİZLİ SÜTLÜ TATLI(COCOSTAR TARİFİ)

MALZEMELER

3 SU BARDAĞI HİNDİSTAN CEVİZİ
1 SU BARDAĞI PUDRA ŞEKERİ
1 SU BARDAĞI SÜT TOZU(BEN YAĞLI OLANDAN KULLANDIM)
1 SU BARDAĞI SÜT
YARIM YEMEK KAŞIĞI NİŞASTA
YARIM YEMEK KAŞIĞI UN
(YADA UN,NİŞASTA VE SÜT İLE KREMA HAZIRLAMAK YERİNE HAZIR KREMANIN YARISINI DA KULLANABİLİRSİNİZ)

ÜZERİ İÇİN

BENMARİ USULÜ ERİTİLMİŞ ÇİKOLATA
HİNDİSTAN CEVİZİ

YAPILIŞI

 Süt,un ve nişastayı karıştırıp krema hazırlanır.(ben içerisine nasıl olsa tatlı diye birazda şeker attım.)Sonra başak bir kapta hindistan cevizi,pudra şekeri ve süt tozunu karıştırın.Daha sonra içerisine kremayı koyup iyice karıştırın.Sonra dikdörtgen bir kabın içerisine yayın ve buzdolabında bekletin.Daha sonra dikdörtgen şeklinde dilimlere keserek üzerlerine benmari usulü eritlmiş çikolatayı daha sonrada üzerine hindistan cevizi döküp soğuk servis yapın.(üzeri için çekilmiş fındık,fıstık veya cevizde kullanabilirsiniz.Çikolatayı tamamen kaplaya bilir yada üzerine dökebilirsiniz.)
                                                    AFİYET OLSUN!:::

MAYONEZLİ TAVUK SALATASI

Oldukça lezzetli ve hafif bir salata.Hemde içerisine kereviz falan koyarak ta değişik lezzetler sunabileceğiniz bir tarif. Eee tarif bizden maharet sizden hanımlar buyurun mutfağa ...

MALZEMELER
Tavuk göğsü
Salatalık
Yeşil biber
Karabiber
Kırmızı biber
Tuz
Ceviz içi
Mayonez
Yoğurt


YAPILIŞI
Tavuk göğsü iyice haşlanır.Haşlandıktan sonra ince bir şekilde didiklenir.Daha sonra içine oldukça küçük olacak şekilde salatalık ve biber doğranır.(Büyüklükleri aşağı yukarı mercimek tanesi kadar olacak.)Baharatlar ve tuz atılıp karıştırılır.Daha sonra mayonez ve yoğurt karıştırılıp içerisine dökülür.(mayonez yoğurttan daha az olacak.)En son ceviz içini de içerisine koyup soğuk olarak servis yapınız.
Malzemeleri arzunuz kadar koyabilirsiniz.Bir tavuk göğsü için yaklaşık 1,5-2 salatalık ve 4 adet yeşil biber yeterli olur.

AFİYET OLSUN!

ÇİÇEK EKMEK

ÇOK BEĞENECEĞİNİZ BİR EKMEK TARİFİ ASLINDA EKMEKTEN ÇOK POĞAÇANIN BÜYÜK HALİ KAHVALTIDA  DA ÇOK GÜZEL GİDİYOR.SICAKKENDE SOĞUKKENDE SEVEREK TÜKETEBİLECEĞİNİZ BİR TARİF. MUTLAKA DENEYİN DERİM .

MALZEMELER

2,5 su bardağı süt

1 çay bardağı sıvıyağ

1 tatlı kaşığından biraz az şeker

Yaş maya yada kuru maya

2 yumurta (birinin sarısını ayırın üzeri için)

7-8 su bardağı un(kıvamına bakın çok sert olmayacak)

Biraz tuz

ARASI İÇİN

Eritilmiş margarin yada terayağı

ÜZERİ İÇİN

Yumurta sarısı(1 kaşık sütle karıştırın)

YAPILIŞI

Sütü ılık olacak şekilde ısıtın.İçerisinde şekerle birlikte mayayı eritin.Diğer malzemeleri de karıştırıp ne çok sert nede çok cıvık olmayacak şekilde bir hamur yoğurun.Üzerini örtüp mayalanmasını bekleyin.Mayalandıktan sonra hamuru 3 farklı büyüklükte 3 bezeye ayırın.Biri büyük,diğeri ondan küçük;diğeri en küçük olacak şekilde.

Sonra büyük olan parçayı 5 eşit bezeye bölün.Onları tepsinizin büyüklüğüne göre açın. Aralarına da eritilen margarinden sürün.Sonra kenarlarını kesmeyecek şekilde pasta dilimler gibi 8 dilim olacak şekilde kesin.Ortadaki uçlardan tutup geriye doğru kıvırın.Böylece tepsinin ortası boşalmış olacak.İkinci büyük bezeyi alın onuda 5 eşit bezeye bölün.Aynı şekilde onları da tepsinin kalan ortasına sığacak şekilde açıp aralarına eritilmiş margarin sürün.Aynısı gibi kenarları hariç 8 eşit parçaya bölünecek şekilde kesin.Ortasından tutarak onları da diğer hamuru üzerine gelecek şekilde geriye doğru kıvırın.En son küçük olan bezeyi iyice yuvarlayıp tepside kalan boşluğu doldurun.Üzerine yumurta sarısını sürün.Dilerseniz üzerine susam,haşhaş yada çörek otu serpebilirsiniz.200 derecede ısıtılmış fırında yaklaşık 10 dakika pişirin sonra biraz derecesini azaltın.(170-180 derece arası olabilir.)Derecesini düşürdükten sonra üzeri hemen kızarıp yanmasın diye üzerine yağlı kağıt veya alüminyum folyo ile üzerini örtün.20 dakika daha pişirip üzerini açın 5-10 dakika daha pişirdikten sonra fırından çıkarabilirsiniz.

AFİYET OLSUN!

HAFİF LOKUMLAR

MALZEMELER
3 su bardağı süt
7 yemek kaşığı irmik
7 yemek kaşığı şeker
1 poşet kremşanti
Arzu ederseniz damla sakızı,vanilya gibi aroma katan şeyler kullanabilirsiniz.

ÜZERİ İÇİN
hindistan cevizi
çekilmiş ceviz
çekilmiş antep fıstığı
Pasta süsü (bunlardan istediğinizi kullanabilirsiniz)

YAPILIŞI

Krem şanti hariç malzemelerin hepsini bir tencereye koyup hafif ateşte kaynayıp koyulaşıncaya kadar karıştırın.Kaynayıp koyulaştıktan sonra soğumaya bırakın.Soğuduktan sonra içine krem şantiyi döküp karıştırın.Dilediğiniz büyüklükte parçalar alıp elinizle yuvarlayarak şekil verin.Sonra hindistan cevizinde çevirip üzerine fındık ya da ceviz koyup soğuk servis edebilirsiniz.

                                                                                    AFİYET OLSUN!

HAARP SİLAHIYLA İLGİLİ NELER BİLİYORUZ?

       Aslında bunun asıl temelleri 1886 Nikola Tesla'ya kadar dayanır.O zamandan bu zamana geliştirilerek gerçekleştirilmiştir.Haarp(High Frequency Active Auroral Research Program(yüksek frekans Aktif Auroral Araştırma Programı))ABD Hava Kuvvetleri ve Donanmasının Alaska'da temeli atılmış olan gizemli projesidir.HAARP sistemi,yerin yaklaşık 49 km. üzerindeki iyonosfer katmanını yönlendirmek için tasarlanmıştır.(Kıyametin pimini çeken icat haarp gelmiş geçmiş en tehlikeli silah;Jeane Marning-Dr.Nick Begich).Bu cihaz ;bir radyo teleskobunun tersine çevrilmiş halidir.Enerjiyi ulaştırma yerine yayma işini yapar.Bu durum atmosferin üst tabakasını kaynatacaktır.1İyonosferi karıştırdıktan sonra ışınalr,vücutlarımızın,kraların ve okyanusların içine işleyen uzun dalgalar halinde tekrar yeryüzüne dönecek.Araştırmacılar,HAARP'ın ;ordu aletlerinin tümünün işini tek başına yapan,Dünya'yı tamamen değiştirebilecek yeni bir silah çeşidinin yolunu açan bir teknolojiyi temsil ettiğinin öğrendiler.Eğer suistimal edilirse aygıt gökyüzünü karmakarışık edebilir.İnsanların düşüncelerini,inançlarını ve hislerini değiştirebilecek şekilde insanlığa karşı kullanılabilir.HAARP;Eastlund'ın icadını pratiğe dökmeye en uygun bölgede konuşlanmış dünyanın en büyük iyonosferik ısıtıcısı olacaktır.HAARP'in meselesi Alaska'da kuzey ışıkları olarak adlandırılan aurorayı incelemek değildir.Bu silahın oluşturulma ve kullanma nedenleri oldukça gizli tutulmaktadır.Bu icat uzak bölgeleri dahi etkileyebilmekte.Depremler oluşturmakta;tsunamiler meydana getirebilmektedir.Hatta o kadar ileri gitmişler ki insanların beyin dalgalarını dahi etkileyebiliyor.İnsanların düşüncelerini,inanışlarını ve ruhsal durumlarının üzerinde etkili oluyor.Bunu verdikleri frekanslarla yapıyorlar.Beynin elektromanyetik araçlarla dışarıdan uyarılması;beynin başka bir safhaya gelmesine yada dış sinyal oluşum evresinde kilitli kalmasına sebep olabilir.İşte gelecekle ilgili neler planlanıyor neler yapılıyor görüyorsunuz.İlerleyen günlerde bununla ilgili daha çok bilgi vermeye gayret edeceğim.Sizde araştırın ve öğrendiklerinizi buradan paylaşalım.

1Electronics technician Eric Naslund describing HAARP for NAtional Public Radio,KCHU,27 Nisan 1994

BLOGDA NELER OLACAK

ÇOK YAKINDA SİZLERLE BİRBİRİNDEN GÜZEL PASTALAR TATLILAR ÖRGÜ MODELLERİ VE GÜNCEL HAYATTAN HER ŞEYİ PAYLAŞACAĞIZ.

HAYATTAN BİR ALINTI

  Aslında neden yaşanıyor bunca dert;hüzün,üzüntü bilemiyorum.Yani gerçekten yaşamam mı gerekiyor?Yoksa gerçekten deneniyor muyum diye düşünüyorum.Her şey sadece karar vermek kadar kolay değil mi?Neden üzülüyoruz ki?O kadar yorgun ,o kadar mutsuzum ki sanki bugün hiç olmamış gibi.Bugüne uyanan ben değilmişim gibi.Belkide uyanmak istemedim.Kaçmak istedim sorunlarımdan.Hayatın zorluklarından. Her şey sanki bana karşıydı.Aldığım nefese kadar her şey karşımdaydı.Şöyle bir doğruldum yerimde mecbur muyum başkalarının seçimlerini yaşamaya dedim kendime.Bu benim seçimim değildi.Bu yol benim yolum değildi.Peki öyleyse neydi benim yolum?Neydi benim seçimim?Madem seçimim bu değildi bu adamla ne işim vardı dedim.Seviyor muydum onu?Bunun cevabı evetti.İşte dedim işte tamda bu yüzden bu yoldasın.Peki ya o?O da benim kadar üzgün müydü?Yada aslında hiçte umurunda değil miydi?Ben boşuna mı uğraşmaktayım yoksa?

  Hayat öyle bir karmaşa ki önemli olan bu karmaşanın neresinde durduğunmuş.Baktım ben bu karmaşanın tam ortasındayım.Sonra döndüm çocuklarıma baktım işte o zaman neden burada olduğumu anladım.Sonuçta Allah bana dünyalar güzeli iki çocuk vermişti.Evet biliyorum herkesin sorunları vardı;herkesin sıkıntıya düştüğü anlar vardı mutlaka.Biliyorum bu adam da seviyordu beni.Bu bir sınavdı.Sabır sınavıydı bu.Ben sabretmesine sabredecektim de bunu tek başıma yapamazdım.Yanımda mıydı acaba?diye geçirdim içimden.Sonuçta bu yaşadıklarım birazda onun yüzündendi.Benden daha gayretli olması gerekir diye düşündüm.Peki gayreti var mıydı?Ben göremedim.Öyleyse bu hayatı neden paylaşıyorduk ki?İyi günde,kötü günde dedik ama o neredeydi?Her şeye sebep olan o adam neredeydi?Yoksa bir şeyleri düzeltmeye mi çalışıyordu?Haksızlık mı ediyorum acaba dedim.Belkide ediyordum.Kolay değildi evet her şey hemde hiç kolay değildi.Ama mücadele etmeliydim,onunla birlikte.Sonra eğer her şey bu kadar kolay olsaydı hiç bir şeyin kıymeti bilinmezdi.Bir düşünün neden hep zor olan cazip geliyor mesela.Öyleyse ben zor olanı seçiyorum.PEKİ YA SEN?

SUBLİMİNAL MESAJLARA DİKKAT!

            Sevgili arkadaşlar blogumu yeni açtım ve ilk yazımı geleceğimiz olan çocuklarımız ve televizyonun etkileriyle ilgili yazmak istedim.Hepimiz birer anneyiz veya anne olma yolundayız.İşte bu nedenle bu konuyu sizinde önemseyeceğinizi umuyorum.Hepimizin bildiği gibi çocuklarımız televizyon başında oldukça fazla zaman geçiriyorlar.Aslında bir yerde bu bizim işimize de gelmiyor dersek yalan olur.Çünkü onlar televizyon izlerken oyalanıyorlar böylece bizde diğer işlerle ilgilenebiliyoruz.Fakat aslında o kadar yanlış yapıyoruz ki.Bırakın dursun ev işleri bir tarafta; bizim yetiştirmemiz gereken yeni nesiller var.Haydi hanımlar iş başına.Şimdi televizyonlar kapanıyor çocuklarla ilgilenmeye.Neden mi?

          Çünkü televizyon verdiği mesajlarla çocuklarımızı yönlendiriyor.Bunu nasıl mı yapıyor?Subliminal mesaj denilen bilinçaltına gönderdiği mesajlarla yapıyor.Ve işin en trajik yanı bunu ya cinsel içerikli yada şiddet içerikli mesajlarla yapıyorlar.Sonuçta gelenek ve göreneklerini unutmuş;sinirlerine hakim olamayan bir nesil yetişiyor.Hepiniz bir düşünün kendi ergenlik dönemlerinizi.Hangimiz bu kadar asi,bu kadar rahattık.Aslında çocuklarında bir suçu yok.Bu tamamen biz ve televizyondan kaynaklanıyor.Özellikle çizgi filmlerde bu mesajlar çok fazla.Bunun yanı sıra bazı gruplarında propagandası yapılıyor.Zaten bu konuyu biraz araştırırsanız sizde her şeyi çok daha iyi anlayacaksınız.Çizgi filmlerdeki cinsel objeleri ve bunların nasıl saklandığını gördüğünüzde hayretler içinde kalacaksınız. Subliminal mesaj olayı maalesef farkedemediğimiz bir olay ve takibi çok iyi bir donanım istiyor.Bizde bunu göremediğimiz için savaşacak herhangi bir şey bulamıyoruz.Bunu kullanan belli başlı büyük firmalar mevcut.Mesela; Disney'in bütün ürünleri.Bunların içinde Mickey mouse'dan tutunda aklınıza gelebilecek bütün Disney yapımlarında var.Yani ülkemizde yayın yapan Disney Channel da bunlardan biri.Ben evde bütün hepsini sildim sadece ilk aşama olarak TRT çocuk kaldı.Onda da sadece şimdilik yerli yapımları izlettiriyorum. Tabi kendimde izlemiyorum dizileri.Kendimce oturdum ve hangisinin benim için daha önemli olduğunu düşündüm;kararımı kızım ve oğlumdan yana kullandım.Kızımla birlikte pastalar yapıyoruz;resimler yapıyoruz;el işi aktiviteleri alıyorum onlarla zaman geçiriyoruz.Televizyon konusundaki kısıtlamanın sebebini de üstü kapalı izah ettikten sonra kızım anne bana televizyon izletme demeye başladı.Bu çok mutluluk verici.Tabi biraz yorucu oluyor. Eee nede olsa en önemli bakıcımız artık yok.Bütün bu entrikaların içinde eğer sizde çocuklarınızı önemsiyorsanız lütfen televizyonda seçici olmaya ve mümkün olduğunca buna bir sınırlama getirmeye gayret edin.

            Bizim zamanımızda diye başlayan sözlere hep kızardım ama aslında o kadar haklı yanları varmış ki.Biz arkadaşlarımızla dışarıda geçirdik çocukluğumuzu ama ya onlar.Ya evde ya gezme adı altında alışverişte çocuklarımız.Unutmayın ki hiçbirimiz çocuklarımızı sokakta bulmadık ve bu zamanlara kolay etirmedik.O yüzden hanımlar önce iş bize düşüyor onlara gelenek ve göreneklerimizi ve diğer olguları çok iyi öğretmeli ve onlara zaman ayırmalıyız;ayırmak zorundayız.